Uzun uzun yürümek isteyebilirsin..gelincikli kırlar,bir tepeye dogru hafifçe çıkmak,bir igde ağacını kokusuyla yavaşlamak,bir cevizin altında soluklanmak..güneşi takip etmek,veda ediyor bak,hanimellerinin kokusu sardı bile aksamı,aksam sefaları..arı viziltilari bitti,gücün bitsin,nefesin bitsin,yollar bitsin..annen yürüsün yanında,anne bakışına ihtiyacı olabilir cocuk gözlerinin..oğlun ağlarken anne sen yaşlanma diye,sen hala cocuk hissedebilirsin..yürürsün gücün biter,yollar bitti sanırsın,yürürsün açılırsın..öyle ki kalbin ve zihnin yürürken çalışıyor sanırsın,cunku böyle öğrendin sabretmeyi,ve dahi şükretmeyi,hatta ogrenememissin...
Sevdiğin yüzün zihnindeki bir cok görüntüsünü birlestirmekten yorulmuş olabilirsin.o gizemli küçük eve sen gidemiyor olabilirsin,sevdiğinin dilinden gönül şifan mesneviyi dinleyemiyor olabilirsin,sesini kokusunu özlüyor olabilirsin,dostlarından ayrı hedefini şaşırmış oka donmuş de olabilirsin..müzik resim koku siir rüzgar,hepsi aleyhinde çalışabilir aldırma,istegini erteleyebilen Ömer den nasip alıyor unutma...
Yok...simdi burda durmalisin..kalbinin tum isteklerini,zevklerini,özlemlerini bir noktaya toplayıp,kalbini yoklamalisin,tam solunda evet,kendini yeniden konumlandirmalisin,bağrına bir tas basar gibi dönüp Hacerul Esved'e,tum hislerinin,sevginin özlemin korkunun zevkin şüphenin heyecanın kiskanmanin gıptanın üstüne bismillahi Allahu ekber demelisin,değil mı ki Allah her "şey" den büyük..ve sen yeniden baslamaktasin yeniden O'nun adiyla..
Simdi yurumeye basla.yoo sakin alip basini gitme,her adimda merkeze uzakligini kontrol etmelisin,tam yedi kez,sonsuz kez DÖNMELISIN,sen ve sevdiklerin Allah in yeryuzundeki sembolunun cekim alanina girmelisin..kolay mi bir seyin cekim alanina girmek,yardim istemelisin,
Allahumme uridu eltavafe,fe yessirhali,ve tegabbel minni...
Unutma sen buraya bir daireyi tamamlamak icin gonderildin,hudutsuzca sukret ki sen kurtarilarak,lutfen,meccanen gonderildin..bilmiyorum ki aslında niçin gonderildin,belki de sadece,nerede oldugunu idrak edince " subhanallah bir hayalin icinde miyim.."demek için...
Ve büyü,su cümleyi söylemek sadece 7 yaşındaki kızında sirin duruyor:
"Kabeye gelince Allahım patenim olmasa da olur diyorum,eve gelince Allahım nolur patenim olsun"
28 Haziran 2012 Perşembe
24 Haziran 2012 Pazar
Çöl ve deniz..
Bugun denize gittik.
Martilarin sesini duymadim.
Mekke denizi,kizil deniz..
Efendimizin denize gittigini duymadim.
Martilarin sesini duymadim.
Mekke denizi,kizil deniz..
Efendimizin denize gittigini duymadim.
5 Haziran 2012 Salı
özür..
sana özrümü beyanın binbir türlü yolu var..
her kabahatin kendi cinsinden özrü var..
kelimeleri var kalbimin..karşımda kelamın var..
susmaya ihtiyacı var halimin,senin sessizce işleyen bir sistemin var..
kölenim...
asi de olsa,gaflette de olsa,işe yaramasa da,gönlü kırk yere düşen biri de olsam,beceriksiz ve sözünde duramayan da olsam,tüm notlarım kırık da olsa ve affettirecek bir iyi halim bulunmasa da,kölenim..
şikayetçiyim...
işte bu yüzden kendimden,onun için kurtar beni benden...
şimdi,
yüreğim elinden kağıdı alınmaktan tedirgin,
nerde yat diyorsan orda yatamadığım,ne verirsen yiyemediğim,ne iş gösterirsen yapamadığım,bir de üstüne üstlük konuştuğum için,herkesin imtihanının farklı olduğunu unuttuğum için,peynir zeytin çayı,havayı,suyu,leylağı değil de birini özlememi makul sayıp,kendi özlemimi başkalarınınkinden içten içe üstün gördüğüm için,bu kadar çabuk sinirlendiğim ve verdiğin değere layık olamadığım için,
özür dilerim...bu ne demek ki,
her düşüncemin özürlü oluşundan dolayı af dilerim..
bilirim,
senden başka ne affedecek var,ne anlayacak
ne konuşulacak biri var,ne anlaşılacak
en kötüsü benim..
anlaşıldı ki,
herkes yahşi ben yaman,
herkes buğday ben saman...
atma bu samanı nolur,
belki gelir zamanı...
özür dilerim..
her kabahatin kendi cinsinden özrü var..
kelimeleri var kalbimin..karşımda kelamın var..
susmaya ihtiyacı var halimin,senin sessizce işleyen bir sistemin var..
kölenim...
asi de olsa,gaflette de olsa,işe yaramasa da,gönlü kırk yere düşen biri de olsam,beceriksiz ve sözünde duramayan da olsam,tüm notlarım kırık da olsa ve affettirecek bir iyi halim bulunmasa da,kölenim..
şikayetçiyim...
işte bu yüzden kendimden,onun için kurtar beni benden...
şimdi,
yüreğim elinden kağıdı alınmaktan tedirgin,
nerde yat diyorsan orda yatamadığım,ne verirsen yiyemediğim,ne iş gösterirsen yapamadığım,bir de üstüne üstlük konuştuğum için,herkesin imtihanının farklı olduğunu unuttuğum için,peynir zeytin çayı,havayı,suyu,leylağı değil de birini özlememi makul sayıp,kendi özlemimi başkalarınınkinden içten içe üstün gördüğüm için,bu kadar çabuk sinirlendiğim ve verdiğin değere layık olamadığım için,
özür dilerim...bu ne demek ki,
her düşüncemin özürlü oluşundan dolayı af dilerim..
bilirim,
senden başka ne affedecek var,ne anlayacak
ne konuşulacak biri var,ne anlaşılacak
en kötüsü benim..
anlaşıldı ki,
herkes yahşi ben yaman,
herkes buğday ben saman...
atma bu samanı nolur,
belki gelir zamanı...
özür dilerim..