Kahramanı çocukluğu
Anneligin
Yer bir ağaç altı
Zaman bir akşam üstü
Günler nehir
Ayrılık zehir
Iki avuç
Bir şehir
Kapı önü
On iki yıl altı üstü
Hem çocuğa
hem anneye
Anafikir
Büyü...
3 Kasım 2016 Perşembe
Hikaye haritası
24 Ekim 2016 Pazartesi
Yankı
yağmurla bir daha
yağmurla bir dağa
yaslanmadan
sevmek seni
öyle apansız
öyle savrulmaya açık
dallara yapraklara
seslenmeden rüzgara bile...
Seslenmeden çığlık çığlığa
Adını iki kere duymak için
Dağlara
Bir taşla iki kuş
Kalbi
Mektup
Istanbul dan mektup var.
İşte,yarı suda yarı gökte,
Ayaklarında bağlı martilarin..
Islak hatıralar..
Gözyaşı mı deniz mi bilinmez..
Tuzu var içinde kelimelerin,
Hayatın tadı var..
Kanatlarinda umut
Seslerinde feryat var
Istanbul dan mektup var..
2012
Hac
Ne vadilerden geçtik,geçiyoruz..
Ne derin ne batak ne karışık bazen..
Göğe bakıyoruz..
Yorgun,zayıf bir binek bedenimiz artık..
Daglara çıkıyoruz..
Rüya bizim değil evet,kurban da..
Belki biz kurban olmak istiyoruz..
Senden gayrısından helallik isterken
Senden gayrısından kesilmek istiyoruz..
Vakit tamam..
Yola cikiyoruz..
Doğduğumuzda baslayan
Ölümümüzle son bulacak olan yolu anlamaya..24 .10.2014
17 Mayıs 2016 Salı
Bir hurma ağacına yaslanmak
Günün sonunda, dedi editör ,yine ne kadar kazandığımıza bakarız.
Galiba günlerdir içimde birşeyler bu cümleyi işliyor.
Günün sonunda ben neye bakarım?
-ne kaybettigime
-nasılsın diyen bir dosttan arda kalana
-içimdeki hüzün tortusuna
-gizlendigimi sandığım malayaninin çokluğuna
-ölüm oklarindan hangisinin isabet ettiğine
-düzenlenmesi ve temizlenmesi gereken eve
-düzenli ve temiz eve
-çocukların içimdeki hallerine
-Güneş'in batısı ve Ay'a
-elimdeki son cümleye
"Bir labirentin içindeyim ve yukardan nasıl göründüğümü bilmiyorum,korkuyorum. "
"Hala halkanın içinde olduğumu biliyorum. Bütün yaşadıklarım, hepsi akisleri sesinin..."
"Elimi tut, düşerim.."
"Onca tantananin içinde ben seninim!"
"Bazen hiç yaşanmamış gibiyim"
"Külüm "
"Kul olmak isterim "
30 Nisan 2016 Cumartesi
Taş ve kuş
Yola çıkmak gerek. Kervan yolda düzülür. Niyetle kardeş yol. Nicedir yola çıkamama sebeplerimi düzdüm. Kaç kere de niyetlendim sebeplere yenildim.
Herşey vakitle belki onun için. Yaralar kabuk baglasin özlem artsın ki kendini seyret için..
Hep yoldaydik. Yolda olduğumuzdan gaflet belki anı bunca parcalayan, ruhumuzu tirmalayan ,şu hayat telaşı dediğimiz şey, günlük rutin, bizi yere göğe, güneşe aya bakıp hayat bulmamiza engel ettiğimiz..
Yol..sınırları, yönü, kıvrımıyla içimizde bir ucu..Kenarda oyalanmaktan ,dunyanla yorulmaktan vazgeçip yolda yorulmayı göze almak,öncelemek ipucu...
.....
Sebepleri susturdum. Nisan yağmuruna tutuldum. Haremine girerken tanıdık bir titreyis . Avluda Şemsiyeler,yeryüzünde bir gölgelik.. Hutbesinde ölüm, namazında hitab... Ikindi.. kapatın şemsiyeleri, rahmet var.. Sırılsıklamız işte, içimiz dışımız.. Nasıl iri taneleri, nasıl oynatiyor içimize dizdigimiz taşları..
...
Yolda, sana bir taş getirdim demişim, bakışınla kuş olacak...
Umut..dua niyetine..
Umut kesilmez bir yağmur
Umut afvı Rabbin..
Tenine kendiyle bağı taze su degdirmesi...
13 Nisan 2016 Çarşamba
Dem
Her gece
uykunun toprağına eğilir
çiçek
yağmur kokusunu
özleyerek
Her gece
göğün yaprağına seslenir
toprak
ayrılık korkusunu
unutarak
Her gece
gündüzün ortasına düşer
insan
melekut alemine
sızan
Bir damla kan...
29 Mart 2016 Salı
Oğluma..
Bilmem ki ben seninle oyun oynamadım mı oğlum..Onun için mi köşelere çekilişin...
Bilsen ne kadar yakın evimizin önündeki dut ağacının gölgesinde anne sütünü unutmak için dut emen dudakların, okuldan geliş saatime..
Cümlelerim karışık oğlum, aklım,duygularım,saçlarım,dolap içlerim, çekmecelerim,bakma sana kizdigima, sen düzenli ol oğlum, benim gibi olma diye...
40 hadis okudun biraz önce bana,Peygamberimiz cennette yanına alacakmis 40 hadis ezberleyeni dedin kağıdı uzattın sen de ezberle nolur dedin..
Benden ayrilmamak istemen var ya oğlum, en büyük dua sermayem....
Kurşunu unutan kalemimden ağlayan anneligime bir not..Çünkü unutmak derman olsa da hatırlamak şükür vesilesi....