ve kelimeler....kelimeler, seni istediğin şeyi aramaya teşvik etmeleri açısından yararlıdırlar ancak aradığını kelimelerle bulamazsın. Eğer bulabilseydin, bu kadar çabaya ve nefs mücadelesine gerek kalmazdı...

24 Ekim 2011 Pazartesi

Dünyadaki Minik Yıldızlar

        

         Buruk içimiz..Ne zaman kabuklaşıp döküldü kalbimiz göğsümüzün yüksek dağlarından,caslavlak dağlar kaldı ortada,yeşili yok,karı yok,bulutu yok..Ne zamandır çocukların sesine tahammülsüz olduk,şşşşşşş diyerek masaya vurmaktan ibaret olan o garip hareket rutinimiz oldu?Sıranın en önündeki,Hakan Kavun,seni kaç günde bir farkediyorum ben...Sessiz Müberra'm...Hiç, sen ve ben olmadan çıkıp gidecek hayatımdan...Başını okşadığımda gülen Ömer....Ömer,annesinin c.p.rensi....cerebral palsi tanısı,7 yıl 7 ay,7 günlüktü imtihanı,bitirdi,görevini tamamladı önceki gün ve cennet kuşu olup gitti..Annesi,en çok babası ve uzaklardan biz..Neden bu kadar çok hadi diyorum oğluma,yetişemiyor işte dünyanın hızına,yemeği yavaş,giyinmesi yavaş,benim acele etmem ise eğlence, gerginiz...Buruk içimiz...

         Sahi ne oldu ideallerimiz,yaşlı ve diktayı dikte etmekte hiç zorlanmayan o yaşını tecrübesini eline almış sopa gibi sallayıp biz geçtik o yollardan diyen müstehzi öğretmenlere eğilmeyişimiz...Ne oldu?Dersler yetişmedi,öbür sınıf bizi sınavda geçti.Net sayısı felaket,müfredatın verdiğine bak bir de istediğine,50 kişi,bir derste birer cümle okutsan biter,bir günde birer kez bile söz almaları imkansız,ödev kontrolü sinir nöbeti,nöbetçiysen bir de bahçe de oğlum dedimmmm tırmanma demirlere,çabuk o havuzdan çık kızıııım,of..Ahmet!Yere bakma!Bir daha arkadaşlarına zarar verirsen.....bak en önde tek sıra....Sahi ne oldu ideallerimiz...

           Heyecanlıydım...Bir orman köyünde taşımalı ve tek sınıftı birinci sınıfım..Arabayla bir saat gidiyor,bir saat geliyordum,hiç uzun gelmedi!Kalem tutmayı bilmiyordu çocuklarım,okul kapısından en büyük ağaca kadar yarışırdık derste çocuklarla,sonra bir çubuk bulup çamura harf yazmaca,buluta yazmaca,deftere yazmaca,öğlen yemeklerini okul verirdi,burun akıntıları yemeğe damlamasındı en büyük temizlik isteğim,öperdim,ellerinden tutardım,hiç iğrenç gelmedi!Müfettiş beni camdan izlermiş,yere birleşikti nerdeyse pencereler,hayranım sana hocam derdi.Müfettiş o zaman,hiç korkunç gelmedi!Heyecanlıydım...

          Şimdi,bu film,Ömeri yeni kaybetmişken,çocuklarımı yeniden bulmaya,yanlarına başka çocuklar koymaya çalışırken,sınıftaki veletler gözümde canavara dönüşmek üzereyken,yine,her zaman ki gibi,merhametin ta kendisi tarafından özenle hazırlanarak bana gönderildi...Lütfen siz de size gönderilmesine izin verin...Yeniden annelik,yeniden öğretmenlik...İkisini birden verdiyse,beklediği çok şey var!!!Ellerim bomboş,bu arada filmdeki şarkı sözleri çok hoş...

5 yorum:

  1. yorumun burada görünmüyor aldım kabul ettim ve seni özledim gerçekten,inşallah görüştürür Allah...

    YanıtlaSil
  2. off off bugün yılmıştım . ne kadar da çabuk tükendi okulda sabrım bu yıl. ne kadar az şey yapabildim. konularım yine yine yetişmiyor çünkü her hafta hastalanıp rapor alıyorum ve çocuklara ve velilerine mahcubum. bir türlü bu işleri toparlayamıyorum nagihan. yine öyle bir denk gelmiş ki yaraya ilaç gibi. biraz daha düşüneceğim şimdi.acele etmeyeceğim. sağol. sana birazdan email atacağım.

    YanıtlaSil
  3. her öğretmenin ve annenin zaman zaman gelmesi gereken bir nokta, ne güzel olmuş senin için...'heyecanlıydım' kısmından sonraki her kelimeyi yaşar gibi okudum...belki bu güzelliğin imtihanı, hazmıydı öğlen yaşadıkların...seviliyorsun sanırım :)

    YanıtlaSil
  4. hilal,bir kader birliği içindeyiz belki..
    tuğçem,doğru ya,sahi öyle mi diyosun:)bugün müberraya bir masal okudum,ahmet in başını okşadım gözlerine bakarak biliyor musun,filmi muhakkak izle!!

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...