ve kelimeler....kelimeler, seni istediğin şeyi aramaya teşvik etmeleri açısından yararlıdırlar ancak aradığını kelimelerle bulamazsın. Eğer bulabilseydin, bu kadar çabaya ve nefs mücadelesine gerek kalmazdı...

4 Nisan 2011 Pazartesi

Konya....

     Mesnevi nin kapağı bir farklı açıldı,cumartesi gecesi,çekingen,ürkek,Mevlana m yarın sana gelmek istiyoruz,ama nasıl bilmem...Bir güzel dostun geniş gönlü,daveti senin gibi deryaya varmaya vesile olur mu ki...
El cevab:Öl!Hiç değilse ölmüş gibi yap,yarı akıllı balık ol...
....
     İnsan bir günde bu kadar dinlenir huzur bulurmuş.Tatile günlerin ayrılması ve kifayetsizliği,huzur bulamayan aç ruhların huzursuzluğuymuş.Büyük ruhların yanında yöresinde dolaşmak tarif edilemezmiş..
     Aynur Anne..Huzuruna kendinden daha layık nicesini önüne dizme,hatıra biriktirme,ah etme,yad etme,kuzum nidası isteme...
     Şems i Tebrizi..Bambaşka,gizemli,güneş gibi aydınlık ve sıcak,Mevlana nın son kademi,güneşi,batan güneşi,pencere önünde bir Kur an,hoca usülü bir tefeül,parmağın işaret ettiği kelam...Şems..
     Mevlana..Huzur u pir..Korkarak girilen,anı kapıları,ve o ne heybet,ve karşısında liyakatsizlik,küçüklük,acziyet...Ney,bişnev...ney...
     Düğün..Şeb-i Arus..Ölüm..Düğün de en az ölüm kadar dua içermesi gereken bir ritüel belki,ölüm de düğün olsun diye..Bu düğün ne ah ettirdi,geçmişe..Evliyalar,kızı damada emanet eden bir manevi babanın himmeti var düğünde,bol bol dua...
     Dua...Yanına isim isim sevdiklerini alma,onların yerine içilen birer yudum sudan,kanma..Ve bir telefon hisseden kalpten:Hangi camidesin?Şems desem...
     Üçler..Bir medeniyetin tüketilemeyen izleri..Hacı Veyis Efendi,ve muhsinesi Fatıma,Veyiszadeler,Büyükkörükçüler,Ali Ulvi Kurucular...Kabristan,Yeşillik ve Hızır..Tanımadığımız bir cenaze,namazı,teşriği,arkasından yürüyüşümüz ve toprağa girişi bir insanın,ıslak toprak,soğuk toprak,ölüm dersi devam etmekte...
     Ladik...Hızırla sohbet hayali,köşede eski bir sandık,o tatlı oda,kendi köyü gibi insanın,uzakta kuyu,Hızır ın açtığı,hala buz gibi kaynıyor suyu..Ağaçlar çiçeklerini sığdıramamış dallara,hava ise buzdan berrak..
     Hoca,yolda yanımızda sesi...Ölüm ve ölmek üzerine..İhtiyaca binaen,etem ve İbrahim üzerine,kabe,hatta çekirdek ve hizmet üzerine...Her kelime ayarlanmış,ezelde...Şems in yanına girerken,imam vaazdaydı,kapıda duyduğumuz ilk cümle,şu latifenin güzelliğine bakın:))
     Çok olan şeyler hiç anlatılamıyor,şimdi fark ettim bir kez daha...

3 yorum:

  1. güzel kelebeğim,ne güzel anlatmışsın gezip gördüğün yerleri,hepsine imrendim ama biliyorum ki içinde götürdün beni hepimizi...
    şems hz.leri nasıl sarar insanı,ayrılmak istemezsin,nefes alırsın huzur duyarsın....
    maşaallah ne güzel olmuş...

    YanıtlaSil
  2. En çok bu cümlene katıldım: "Tatile günlerin ayrılması ve kifayetsizliği,huzur bulamayan aç ruhların huzursuzluğuymuş" Çok doğru. Bazen öyle anlarda ruh öyle güzel dinleniyor ki... Kalpler ancak Allahı anınca huzur buluyor.

    YanıtlaSil
  3. Pınar,Hilal,beraber de olur inşallah,ruhlar beraber de bedenen de olur inşallah..Her şey dostla güzel...

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...