ve kelimeler....kelimeler, seni istediğin şeyi aramaya teşvik etmeleri açısından yararlıdırlar ancak aradığını kelimelerle bulamazsın. Eğer bulabilseydin, bu kadar çabaya ve nefs mücadelesine gerek kalmazdı...

22 Aralık 2014 Pazartesi

Şeb-i yelda

En uzun gecesini
böldün ömrümün
En uzun gecesini
bir bardak süt gibi
Gökten
...

17 Aralık 2014 Çarşamba

Birr

İyilik değil çünkü ziddi kötülük..
Hayr değil çünkü ziddi şer..
Iman değil çünkü ziddi kufr..
Birr...yeminini yerine getirmek demek ziddi ukud yeminini bozmak...

Birri şahsiyet haline getirmiş insana ebrardan deniyor. Ebrarin yeri ise Naim..
Sözlük kilavuzumuz yine..Birr için dışta bariz olmasi demek..Sözlükte kara, berr ve bahr, hadiste dış, Allah içini(curraniyye) guzellestirenin dışını (berraniyye) guzellestirir..Koyun ve keçi sürüsünü sürmek, karada yolculuk etmek, evladı çok olmak...

"Len tenalul birra " birre nail olamazsınız ayetinde kalmıştık Ali imranda...
Birr öyle soyut ki anlamı ne olmadığını anlatmıştı önce Bakara..şimdi ona ulasamazsinizin şartı geliyor.
Sevdiginizden vermedikce...
Çok sevdiklerimizden..
Soyut somut her sevdigimizden..
Zaman mekan...
Insan ...
Mal..
Menfaat..

Yürüyoruz Ali Imran da..kalbimizde kelimeler..kalbimizde Kudüs le Mekke, Meryem le Hatice birleşiyor, tüm peygamberlerle Efendimiz...Yürüyoruz..kalbimizde kelimeler..
Hayy, kayyum, istafa, savvera, ravha, kelime, muhkem, mutesabih, şahitlik, zeyg, hubbussehevat, rasihun, hub,hub, hub,lüb,ittiba, tevil, din, İlm, kanitin, muharraren, hasuren,cem...

Yürüyoruz, meyilli bir zeminde..zorunlu meyiller var yolun başında. Tıpkı anne karnında olduğumuz gibi..vücudumuzun oluşması gibi..ölerek canlanmak sekillenmek gibi..ifratla tefrit arasında kıvamı bulmak gibi..

Islamin beş şartı
Imanin altı şartı
Üstüne ihsan ve birr kavramı...

Yürüyoruz kalbimizde kelimeler, yaralar...Dilimizde dualar, Rabbim kalbimizi kaydırma diyerek hidayetinden sonra, yolumuzu buldurduktan sonra...

Uzaktan gibi yürüyorum bazen sizinle..
Bazen pesinizden kosuyorum..
Bazen yetişemeyip düşüyorum..
Bazen hub kabini öyle dolduruyor ki lub, içim içinizde oluyor...
Öyle..
Ali İmran...Benim için Meryemin Doğu tarafina yürüyüşü gibi, bir ağaca yaslanisi gibi devam ediyor...

15 Aralık 2014 Pazartesi

Çok sevmek

İzafi kavramlarla izahı zor sevmenin. Çok az biraz ne kadar anlatabilir ki sevme hissini. Ama bu dil, bununla kotariyoruz hayatı.
Tıpkı Rabita gibi en basitinden en yucesine yolu var sevmenin. Sev de taşı sev diyor ya bir murid adayına mursid. Yeter ki sev..
Bu kadar girizgahin sebebi yine sesli düşünme. Yazılı düşünme. Kalemle seslendirme.
Şu an boğazımda bir şişlik,agzimda dilimde yanma var. En sevdiğim yiyeceklere alerjim var . Sevgi Sevgi deyip yiyeceklere mi bağlayacaktin demeyin. Yiyecek büyük argumani hayatın, ipucu neden teşekkül ettigimizin, ne yersek oyuz ya...
Evet kokusuna görüntüsüne hayran olduğum bir çok şeyden severim dediklerim şifa, cok severim dediklerim reaksiyon sebebi çoğu zaman...
Hele içinde birsey taşımaya calisiyorsan bir de, sen senin değilsin hissini yaşamaksa isteğin...
Elhamdulillah...
Ekmeği çok seviyorum ben demişti sevdiğim.
Biri de ben de çok seviyorum ama maşallah bana yarıyor demişti.
Işın sırrı galiba burda:
Çok seviyoruz diye çok yemek zorunda değiliz ki...

Çok sevdiğimizi çok tüketme egilimimiz var demek ki. Ses,müzik,ışık, renk, kalp, duygu, sohbet,insan....Tukettikce kalinlasan bir kabugumuz. Ve acılar hep sevdiği yerden gelir insanın.incelsin rakiklessin diye, özü ortaya çıksın diye. .. Çok sevilenin bunyedeki reaksiyona sebebiyeti.
Neden?
Gölge sevgilerin gölgesi düşmesin diye VUDD ünün üzerine...
Ve huvel gafurul vedud..

10 Aralık 2014 Çarşamba

Sev gi li

14 ŞUBAT 2011 PAZARTESI
İçim İçin
Bugün içime sığmadı içim..
Koştum,coştum,şaşırdım için için..
Anladım ki bu benim değil senin için..
Ummansın,ırmaksın,susun benim için..
Bir içim...

Na...an

28 ARALIK 2010 SALI
Başlarken
     Belki bir rüyayla başladı her şey.Öncesine ve sonrasına fısıldanan mübarek isimle.Modern hayatın kalabalık ve şeyleştirici etkisiyle anlayamadığımız ayanı sabitenin hayatımıza düşme şekli olamaz mı rüya?O bir türlü anlatamadığımız resim,öyle ama böyle değil,sanki sen ama sen değil...Yanıp sönen ışıklar gibi eşya.Gözünü kapatıp kabuğuna çekilince ve kabuğundan sessizce ayrılıp çok uzaklara gidiverince ruh,bulduğu hal...Düş de güzel kelime ama rüya başka,göze ithafı var,görülesi şey,görünen şey,rü yetten payı var...
    Belki bir rüyayla başladı her şey.Bir rüya sonrası kalbinizi tutamaz oldunuz.Belki bir rüyada aşık oldunuz.Züleyha gibi,Yusuf un yüzünü ilk rüyada gördünüz,anlatamadınız ama gördünüz..Belki bir rüyaya aşık oldunuz,onun için tüm uyumalarınız,yorgunluktan değil.Hülyalı bir ışıkla taşıdınız kalbinizi elinizde..Kalbinizi bir rüyada gördünüz kristalleşmiş belki,belki lal...
   Belki bir rüyayla başladı her şey.Yıllarca anlamsız bulduğunuz isminizi ansız buldunuz benimsediniz,yerinizi yersiz buldunuz genişlediniz,kendinizi yalnız buldunuz özgürleştirdiniz.Rüya zamansız,mekansız ve ıssızdı çünkü..Arayıp durduğunuz mağara gibi...
   Belki bir rüyayla başladı her şey.Belki her şey zaten bir rüyaydı...

Tazelik ve dahası

Dalından yeni toplanmış kiraz tazeliginde bazı duygular.rengini öyle güneşten almaya alışmış, al yanağı parlak. Coşkulu neşeli, kökünden koptugu için ürkek. O tazelikle geçen günleri var, bir kirazdan fazla belki , belki eksik.
Sonra bir buzdolabı gerçeği var.serinde muhafaza zorunluluğu, önce besleyen güneşin şimdi çürütme durumu. Hayat. Her şey bir miktarla tayin edilmiş. Bir ton solar rengi kirazın, neşesi bir dem kaçar. Poşette mi kalsa cam kasede mi tapperwarede mi..ne yapmalı kirazı yemeye kiyamayan doyamayan için...

Iste böyle duyguları var kalp toprağının, nasıl olsa da solmasa, çürümese, tükenmese..

Yazmak sesli düşünmek belki. Nasıl koruyalım kalbimizi ve kalp meyvesi hislerimizi.
"Bir kalbiniz vardır onu hatırlayınız. "
Hatırlamak..yani anmak ..zikir..korumanın en iyi yollarından hissi..belki en önemlisi.
Başka...serinde saklamak fikrinden ziddina maruz bırakmak hissi, sevince coşkuya istiğfar, korkuya endişeye, sığınma..
Hani nazara karşı nazarı degmesi muhtemel kişiden hizmet almak diyordu bir bilen kişi..Onun gibi..
Başka, vermek..Dalından toplanan kirazi en iyi koruyan birine vermek, tattirmak...ve ehsin kema ehsanallahu ileyke..sana verdiginden sen de baskasina ver...
Bir nuru var her yaratılanın, yaratandan aldığı.
Ve nur ...kat kat fanus içinde...

6 Aralık 2014 Cumartesi

Kafes

Kurşun kalemim kırıldı
Uzun cumlelerim
Tahammülü kalbimin
Dönüp dönüp baştan başlamak
Senin diline
Ey kelam sahibi
Bir işareti değil mi
Ilerleyemeyisimin
Perde yırtıcım
Perde artiranim
Bildiklerim bilmediklerim...
Neyim meyim
Sevdiğim
Sevdicegim
Uzatma kafes gunlerimi benim...

1 Aralık 2014 Pazartesi

Gözünü kapa...

Çek perdelerini
beden penceresinin.
Gözünü kapa
Yürü içinin içindeki
En derin
En karanlık odaya
Noktayı suveydaya
Safere sefere sifirlanmaya
Ölümün sarılığına
Yolun sarp dağ kaya
Yılma, gözünü kapa
Bir mektup yazdırır belki Ahrar
En kapanmaz yarana
Belki bir küçük not Mevlâna
"Incı kadar yaran vardı yavrum
Göl ettin göl ettin göl ettin. "
Belki bir şehre varır Şeyh in önüne oturursun
Perde nin ardında O sen olur
Gide gide sen O olursun
Gözünü kapa evladım
Gözünü yum...
Bir an önce kendinden kurtul...

Hoca ya hürmet özlem..Akşam sohbetlerine, guvercinli odaya, güvercin kanatlarina..odada kaynayan çaya, Konya gevregine, odadaki küçük çerçeveli çerçevesiz resimlere, kitaplara. ...

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...