ve kelimeler....kelimeler, seni istediğin şeyi aramaya teşvik etmeleri açısından yararlıdırlar ancak aradığını kelimelerle bulamazsın. Eğer bulabilseydin, bu kadar çabaya ve nefs mücadelesine gerek kalmazdı...

24 Ekim 2013 Perşembe

hacc

Hacc yönelmek demek ..
Yönünü ona çevirmek..
Pusulanı tam yerinde sabitlemek Sahibinin evinde
Hududu melek kanadiyla çizilmiş Hudutduz bir beldede..
Soyunmak tüm istek niyet ve dileklerinden
İllasi kalmak bir tek..
Hic bir yerde kalmamak demek
Hanci değil yolcu olmak..
Yerlesik degil göçebe..
Hacc bakmak demek kendine
Imtihanin icinde halin nice..
En detayli haritan ,
Ince ince
Neresindesin hayatin
sana gosteren
Apaçık öylece
Ve itiraf
Ve tanimak
Ve aşk
Ve korku
Ve umut
Ve sığınmak ellerine
Yorulmak biteviye..
Ölmeye çalışmak
Yasamak için gerçekce..
Ister isteyerek
ister istemeyerek
gelin dendiginde
Hacc
Isteyerek geldim
diyebilmek bir keresinde..
Taklitcinin hacci
tahkikcinin hacci
aşığın hacci
Hacci ekber..haccin da hacci
Her yıl
Her hilalde
Her gunes batisinda
Hatirlamak
Dağların dağını
Arafati..
Vadileri ovalari yarık
Gonulleri
Su zayıf bedenleri binekleri
Alistirmak ...

Hacc yolcu olmak daim..güzelce...

6 Ekim 2013 Pazar

Hayat bir yonelis midir?

Vefa.. Zamana.. Mekana.. Eşyaya.. Insana.. Sevdigine.. Artik vazgectigin Kendine.. Bir zamanlar tuttugun ele.. Katiksiz yedigin ekmeğe Verilen emeğe Cana Canana Vefa... Geri kaldığın kervana Ve terkettigine de..

21 Eylül 2013 Cumartesi

Eylül

Bu yıl Eylülü görmedim ben.Kocaman,koskocaman sarı bir yaprak gördüm kocaman yemyeşil arkadaşlarinin yanindan öyle hicbisey yokmuş gibi, sanki ayrılık, hazan , huzun vakti, sanki eylül gelmemis de o öyle , narince kendi ihtiyari ile  agacinin gölgesinde bir ikindi sonrası golgelenmeye inmiş gibi..O na dokundum.Elime aldım. Eylül un tek sahidi sen misin dedim. Eylül bana döndü. Görüp göreceğin bu dedi..Al kabul et..Üstünde durmadim.Gordugum bana yetmiş de isim bitmiş, eylulu icime cekmis de kar altinda beklemeye hazir bir tohummusum gibi topragima cekildim.Yürüdüm..
Eylül gelemez öyle kendisinden umursamazca çekip gidilmesine, aşkı almış heybesine bir yaprakla güz getirir mi gönüle ,bir lavanta tarlası çıkardı önüme..bakti ki siradanlik maskem yüzümde, değecek ille koklayisima bakisima duyusuma acıma serinime..Umutlu mor,toprakla ten arasinda asili kalmis yesil kuru,eski zaman kokulu, huzun tebessümlu,ılık, kocaman bir seydin bu yil Eylül, icinde..
Kızma! Gecen yil böyle miydin deme.Gecen yıl seni bin bir yaprakta cektim içime..herbirinin kokusu hisirtisi hikayesi ayriydi, dinledim tek tek.Kac balkondan supurdum seni etegime, kac cocuk parkindan sürüdüm elin elimde..Guvercinler vardı. Bence onlar senin gerdanligindi. Gözlerinde bugu, suda bir beyaz Kuğu, ağzımda hasretinden bir ağu vardı. Ayva vardi nar vardı. Gülmek ağlamak vardı. Sepetimde nar vardı. İçimde har vardı. Uzaklarda yar vardı.Eski bir kayahan sarkisi bile vardi. Eylül sen hepsinin bahanesi misin?
Niye böyle dogrucu başı oldun deme!33ume geldim.Aglamamayi 30umda öğrendim diye hayiflanirdi annem.Annemi ağlıyor buldum. Icini dagliyor buldum. Kalbini bundan sağlıyor buldum.
İşte yine geldin..Daha gitmedim dedin degil mi?Dönüyor kuşlar, dönüyor kuslar.

Yanar ateşler daglarda nar tanem
Ve senin sevgin gönlümde..

Ey eylül
demem o ki
ben sana
Ta Uzaklardan
Yaprak dökülmeyen ağaçlardan
Dağ başı yalnizliklarimdan
Toprak altı umutlarimdan
40 derece sıcaklıktan
Tutunmusum..
Sana dokunmuş,
Sana baska bir bakisla bakmis,
Seni koklamis, hissetmisim, tatmisim..
Bu yil seni görünce
Haşa summe haşa
leylaya
sen de kimsin
diyen mecnuna
donmeyeyim mi..
Sevinmeyeyim mi?
Bu benim icin,suyun kaldirma kuvvetinin bulunmasindan, yer çekimi kanunundan, camasir makinesinin icadindan bile önemli anlamiyor musun...Bu demek ki hasretken insan vuslattakinden de çok nasiplenebilir.Eee tabi ne var bunda deme! Bilmislik yapma, eylullere bilmislik yakışmaz, başını hafifce önüne egmek yakışır. Bir şey daha var bildiğim, buna da bir diyecegin varsa söyle,

Yarin yanında vuslat yok
Yakinlastikca çoğalıyor hasret
Suyun yanında yasasan
Susamaz mısın
Burda böyle
Silaya gittikçe gurbet...
Yani tahtin sallanmaz amma napayim,Aylardan zilkade..
Sehirlerden Medine..
Serde sonbahar baki,
Lakin mevsim beşincide..

18 Eylül 2013 Çarşamba

Gelince

Ey Mekke...
Çekmeliyim,
Tozunu toprağını
Gözüme
Sürme diye,
Dağ mı orman mı
Çöl mü deniz mi
Bilemedigim havanı
Nefes diye
iyice
İçime..
Söyle
sarmasaydin beni
böylece
Vurmasaydin beni/
Kim bakardi /
Yüzüme..
Şimdi
Sen ve ben..
Basbasayiz
Tasalı tasasız
Ansız apansız
İşte
yalınız..
Agyara
Kör mü dilsiz mi,
Sağırmışız..
Ne güzel degil mi
Biz
Sarılmışız..
Övguler..senalar..hamdler..
Sahibine
Sahibimize..

16 Eylül 2013 Pazartesi

Yoldan yolculuktan kelimeler

Bu da yol hatirasi kalbimin...istihare yazilir ya hemen ,unutulmasin diye..onun gibi 12 eylul 2013 /7 zilkade 1434 gitmeden hemen once gelmeden...

Önce/

Uçakla
metroyla gelmek _size
Para, akbil ,jetonla çalışan
Zaman makinesine ilismek..
Modern zamanda tutunmak_ipinize
insanların
taşıtların
bakışların
' ahir zaman'in
ve Kalp atışlarımın
hızına rağmen
yavaşlamak..
binlerce yüzün
üzerine Okumak ..
Duayı ummete Muhammed
Sizdeki şefkat merhamet
gözlerini kapamak...
eski istanbul hatirasi
Yokuş çıkmak
Çamlıcanın yanıbaşında
Ağaçların
fikirlerin
duyguların
Ve insanların
kalabalığına rağmen
Kalabaligima rağmen
Yalınlaşmak
Mesela
Hayal kurmak..
Kahve kaynatmak
mesela
yüreğimin közünde
Film sahnesi iste..
Rengi efekti
Görüneni gorunmeyeniyle
Bakır kulplu fincanla
sunmak yangınımı...
Yasadigim yerin sıcağını ..
yollara nasil baktığımı..
Başucumdaki Mesnevi yi
Liyakatsizliğimi...
Şu oyuncak dünyanın
ulaşım araçlarınIn
hepsinin
Butun hizina ragmen
bana derin vadiliğini ..
Hac yoluna
düşmüş birinin
Zafiyetini
acziyetini
ümidini

Sonra /

Kapıdan girerken
Belkıs gibi
Eteklerimi mi toplasam
Takva bu değil mi
Şu dikenli çalılık kalbim
/e Gül Efendim...
Artık kelimelerim
Kül efendim...
Lal dilim...

Daha sonra/
Ay
Aydın
Aydınlık
...

10 Eylül 2013 Salı

Yuruyelim

Şimdi seninle
Bozkirin denizi gök
Keder, huzun, gam
Ve yustesga-lgamam
Arapça ve Türkçe
Kelimeler yetmeyince
Yuruyelim..
Ey dünya,
Yor bizi
kalabalığınla
Sevmedigimiz otlar bitir
yanıbaşımızda..
Kes seninle baglarimizi
Çaprazlamasina
La dayr..ziyani yok
Sihir değil elimizdeki
Tüm şaraplar arasında
Kevser hayali
Hitamuhu misk
Sonu koku
Başı koku
Riyh rayiha ruh
Kafesinden kaçan kuş
Hem kacak hem mahpus
Sihir degil elimizdeki
Tüm ışıklar arasinda
Ziya, nur, dolunay
Gozlerimizin feri
Şimdi seninle
Arsi kalbimin, yol
Reca,rücu, uruc
Kelimeler yetmeyince
Deva meryem
Savmu savt, oruc..
Susalım..
Yürüyelim..

6 Eylül 2013 Cuma

Bahar/veda

Ilkle sonun tevhidi, ince..
Bahar gönlünce.
Hüzünle huzur.
Yeşille kızıl..
Eşiği aşılınca visalle firakın,
Gönlünce bahar.
Nisanla eylül .
Bülbülle gül.
Ateşle kül.
Hoşgeldin eylül.
Hoşçakal  goncagül..

zaman

Yaz bitti.yazsın kalem bu tarihi.vakit eylül.vakit son.vakit bahar.vakit siz...
Çok bitti.az şimdi.yalın zaman.kum saatini alınız.daim geriye sayınız. Yalınız..yalnızız..
Şevval bitti.hacca bir hilal kalayı gösteriyor saati semanın.daim göğe bakınız. Biz ..insanız.. katindan indirilen herseye ne kadar da muhtacız..
Söz bitti.sözler üstü bir sözdü nasib ve hamd..şiirler acı..ey şuara siz hiç ak gün yasamadiniz mı..
Yazı bitti.yazsın kalem aczimi.vakit gece.vakit son üçte iki. Vakit O...O ki ..tarifsiz...

15 Haziran 2013 Cumartesi

Dağlar dağlar. ..

Dağlar ..yıllar yılı engel olmuş kavusmak isteyenlere..aramizda dağlar var olmuş gurbettekinin ahi..bir of ceksem karsiki dağlar yikilir demis kimi..kimi kurban olam yol ver gecem sevdigimi son bir olsun yakından görem...Dağlar dagladi beni demis kimi, kimi gun olur devran döner aglayan bayram eder..
Dağlara çıkmış içinde sizisi biriken..engellerden yilmamak demek daga çıkmak...nur inmiş kimisine..melek kanadıyla sivanmis dağlar aşan kalpler..dağa çıkıp merhamet kusanmakmis mesele..yar kimdir engel ne en buyuk mesele..
Sabah tuhaf sesler duydum uykumun arasinda..klima bozuldu heralde  ne yapacagiz deyip geri uykuma döndüm.biraz sonra uzgun bir sekilde verilen haber, karsimizdaki dağı yikiyorlar oldu.daglar yerde tek sahidi Mekke'nin guzelinin...beton binalar towerlar oteller arasında asaletle duran..yikmasinlar dagimi..beni pencerenin önünde tutani..arkasinda harem var..biliyorum aramizda bi dağ var..ümit. .
Yaklastim pencereye..inanamadim..kocaman dağ, sanki civi cakar gibi bir demirle vurularak yikilacak..ne kadar sürer bu..baska daglari dinamitle patlattiklarini duymuştum. Demek etrafa zarar verir bu..onun icin igneyle kuyu kazar gibi olacak..eyvah ki his ne değişken. .dağı bırakıp dag yikana acimaya basladim..ne buyuk sabır lazım. .ne azametli bir sabır. .Yok mu bunun kolay yolu..
Allah in tecellisi..neden dağa. .en kavi olan dağ çünkü. .hani cok kuvvetli istekle, ya Rabbi göster bana kendini, göreyim seni deyince musa..dağa tecelli etmisri de dağ un ufak olmuştu da musa bayilmisti.yani ölmeden ölüm, yarı ölüm..Sonra kiyamet sahnelerinde dağlar bulut olacak diyordu Allah. .ve aslında dağlar da hareket eder de siz göremezsiniz. .
Dağ nefis öyleyse insanin kendisi..yarla aradaki tek engel..yarmak zorundayiz..yollar acmak..ferhat gibi ağlayarak icinden su çıkarmak. .bakara bitipte Ali imrana gecmisken tam, iste soru vurdugun icine bir kac çivi darbesi, zannettin mi ki eyledin imar...
Görmek için gecelerce dağlara cikilacak, yukardan bakilacak ki tumu görünecek zorlugun, 40 geceler vaadler halvetler..sonra yalvar yakar olunacak..o zamana kadar kaziya devam..çok gürültülü is bu...çok zor cok sabir işi. .tek teselli
Dağ ne kadar yüce olsa üstünden yol aşar. ..

13 Haziran 2013 Perşembe

Insan halleri

Yalın hali olmalı bir ismin
Ayrılmadan yönelmeden bıkmadan. .
Tam içinde bulunmalı insani hallerin..
Belirtmeli ille acziyetini..
Hata ve tevbe..
Nedamet ve umit..
Havf ve reca..
İlle daire. .
Döne döne..
Bir noktadan ayrılıp diğerine yönele yönele..
Ne kadar çok sahneye o kadar çok rol ve kostüm gerekse de gündüz,
Gece yalın ayak yuruyebilmeli..
Korkmadan karanlıktan, itiraftan, uykusuzluk ve aynadan,
Ve daha bilmem neden,
Degil mi ki
Kuluz..insaniz..muhtaciz..Yalın_ız..

Insan ve seytan

Film mi kitap mi desem hep kitap..hayal gücünü canlandiramiyor hic bir sahne hakkıyla...en guzel film kitabin sahne sahne canlanmasi karinin muhayyilesinde..kokuyla sesle kodlanarak..
Tevbe suresi tam da böyle gelmisti bana asırlar oncesinden canli kanli bir film..icinde bizim de oldugumuz..çöl kumunun yakiciligini ilk orda hissettim, Ali nin atini sürüşünü, belki deveydi bilmem..bana at gibi geldi...Yetişip kabeye ultimatom verisini, bu Allah ve rasulunden size bir uyari deyisini, 4 ay sure verisini artik burada inanmayanlar kalamaz deyisini...
İlk orada hissettim sevgiliyle halveti..iki bedende bir can olmanin Rab dilinden delilini , ikinin ikincisi olmayı, üzülme telkinini, la tahzen innellahe meana ayetini...
İlk orada gördüm iragi, hari, cok uzagi cok sıcağı. .adi verilen ilk seferi..tebugu..infaki..vermenin nisbetini..Aileye rizk olarak Allah ve rasulunun birakilabilecegini..Ömer'in gozyaslarini ortaya serilen ortuye dökülen ve gece boyunca hamallik yapan gencin kazandigi hurmalarini...binek bulamadiklari icin aglayanlari..
Yol hazirligini..yola çıkışı. .yoldan geri kalisi..yoldan geri kalmanin agirligini..yere cakilip kalmayi..dunyaya razi olmayi..sevgiyi nereye harcadigimizi..hatayi ..ama dogru da olmayi..
Sahnelerden bir sahne...Kaab bin malik.Daha once butun seferlere katilmis bedirde uhudda hendekte savasmis..imanini isbat etmis kerelerce...simdi medineye hicret edilmis..mekke fethedilmis..maddi durumlari duzelmis..daha once hic iki devesi birden olmamış. Bu sefer var..aslinda gidecekmis o da cikacakmis yola, bir sey onu oyaladikca oyalamis, bir türlü cikamamis.geriye bu seferden bir o, iki yasli mumin daha , munafiklar kadinlar ve cocuklar kalmış. .munafiklar mazeret sunmuş. Izin vermis efendimiz..ve neden izin verdin suali Rabbin den efendimize..afallahu anke...ve siddetli haberler ayetlerle..geride kalanlari bildiren..toplumsal yaptirim getiren..
Biri daha var ebu hayseme..kaab bin malike benziyor ahvali ama erken farkediyor ayrılığı. .hurma golgelikleri arasina hanimi sofra kurmuş. Soguk içecek ve yemek de var..sahnenin tum detaylarini veriyor hayallerim..kokuyu sesleri kiyafet dekor kalbin halini bile..bir yudum aliyor ebu hayseme..ve efendimiz geliyor aklina...O bu sicakta yolda ebu hayseme burda oylemi deyip biniyor atina...sürüyor tozu dumana katarak..uzaktan bir toz bulutu..efendimiz görüyor onu..bu diyor insallah ebu hayseme ola..geliyor, neredeyse helak olacaktin deniyor..her yudumda sen gel aklimiza..velev ki düğüm düğüm olsun bogazimiz ey kevserin sahibi..sen gel...
Kaab bin malik orda..kadinlar cocuklar zayiflar ve munafiklar arasinda..kadin degil cocuk degil zayif degil..degilse ne?
Efendimiz geliyor tevbenin ayetleriyle kalbinde..soruyor neden gelmediniz bizimle...her giren bir yalan soyleyip Özür diliyor, oyle yap kabul ediyor diyorlar kaaba bir de..dogrudan baska kurtulusum yok benim diyor kaab..uzun uzun anlatiyor ahvalini..hadis kitaplarina kayitli o uzun melalini..efendimiz Allah affedene kadar birakiyor o üç kisiyi herkesten ayri..selam yok..yer dar gok dar..namaza gidip gözüne bakıyor efendimizin kaab , acaba bana bakacak mi diye. .acı. .ne çok acı. .
Elli gun belki daha fazla.gokyuzu ve yurekleri dar gelinceye kadar..hanimlari onlari terkedecek kadar acı yaşıyorlar. .
Tum bunlarin ustune bir mektup..kaaba, ehli kufrden..duyduk ki seni Muhammed sav. ve arkadaşları dislamis, bize gel seni seçkin bir kimse yapalım diyorlar..yirtiyor mektubu..bu da baska bir bela diyor...
Doğruluk ilk basamak
Mukavemet ikinci...

Bugun seytanin avukatini izledik.nasil incelemis ölçüp bicip tartmislar da şeytana rol bicmisler..kibir en sevdigim günahtir derken, erkege ve kadina nasil yaklaştığını gostermisler.dehset..avukat kariyerine kaybetmeyen avukat yazdirmak icin ilk buyuk yalanini söylediğinde karsisina cikan Newyork davetiyesi hatırlattı bunlarin tümünü. ..
Tersine işleyişle..
Birinde yalanin üzerine hatalar birbirini kovaladı. .birinde hatanin üzerine dogrulukla acıyla tevbeyle telafi...ne diyordu şeytan. .suçluluk bir cuval yuktur, sirtta agirlik yapar...Allah ise suçluluk duymayi nedamet i tevbenin şartlarindan kiliyordu..
Korktum seytandan..tuzak kurup dost olup sonra herseyi sen yaptin demesinden yok mu bir caresi derken yetisti tevbe suresi...besmeleyle baslamayan tek sure...ve ayetlerde defalarca tevbe...
Aldanmaya giden yol acik seytanin yolu genistir diyordu filmde..
Allah buyuruyor seytanin hilesi zayiftir..tum genişliğine ragmen zayiftir...festeiz billah buyuruyor Allah ,seytandan Allaha Sığın. ..
Seytan kısa net cümleler kurarmis..bir tohum..dallanip budaklanan onunla dost olan insan..uzun sohbetler ettigi de dogru, kimsenin dinlemedigi kadar dinlemesi... Seytanin cumleleri not edildi...ama herkese ayri muhakkak..avukatin annesine incil okumasi dehşet vericiydi...
Sukut sohbeti..egonu sisirmek yerine guzeli gosterme egitimi, hiclik, dua ve siginma, yuzune ovmeyen arkandan konusmayan dost, herkesi kendinden iyi gormek, mutevazi arkadaslar, mutluluk keyif ozgurluk kelimelerinden uzak birliktelikler bunun icin onemli, dostunu dusmanini iyi secmeli...
Hani yasin suresinde icime en cok dokunan, cennetliklere selam edilip mucrimler ayrildiktan sonra Rabbin kelami;ben size demedim mi seytana kulluk etmeyin, o size apaçık bir dusmandir diye?
_____
Hevasini kendine ilah edineni gordun mu???

_____
اعوذ بالله من الشيطان الرجيم. ..

4 Haziran 2013 Salı

Oradaydim...

Hastaydim.Babamla çalıştığı bankanın ulustaki hastanesine gitmistik.Doktorun elleri titriyordu bana yaklaşırken, dişlerini sıkarak şapkani çıkar dedi, başörtüsü demek zor gelmişti. Sizi karantinaya almak lazim dedi.eve gidip karantina ne demek araştırdım. Evet büyüdükçe anladım, tuhaf bir sekilde karantinadaydim.oradaydim..Bu bir kehanet olabilir mi...

Kapidaydim.sabah saat 6 buçuk 7 arasi..hava buz. .Ankara ayazi..guvenlik görevlisi gelmeden universite binasından içeri sizmak zorundaydim.ve saklanmak...ve takmak..şapka yi..bu bir kehanet mi demistim degil mi..ve kovulmak hic bir sey dinlemeden sadece ayetel kursi okuyarak gecirdigin dersten...nerden çıktı bu mantar kafalilar..kim aliyor sizi iceriye...ka_ran_ti_na ka_ran_ti_na...

Bir agacin altindaydim..ne cok ihtiyacim vardi bir ağaca sirtimi dayamaya..içerde havuz basinda leylaklar vardi, arkadaslarin oturduğu cimler, kara dutlar..kapida panzerler..polisler..başörtüsü eylemi varmış. Hep korktum topluluk sozculerinin demeclerinden..slogan atmadim hic..pankart acmadim..ellerimi actim semaya..devlet dediler. .kural bu..yasa bu...dikta bu dedim..icimden...

Oradaydim..Bu baskaydi..Elele ydi eylemin adi elele tutusacakti insanlar..Bir destek zinciri..mutlulukla gittim..Nasilsa bagirilmayacakti..Bagirmak ferahlatmaz biliyordum slogan yurek sagaltmaz..kendi kelimelerim..suskun..kimseyi kirmayan ama cokca kirilan...kimse görmedi. ..

Basortunun üzerine peruk taktiniz mi bilmem..akşamcı olmak icin sabahtan alabilirsiniz ickinizi..Okullarin kalorifer kazaninin yaninda, komurlukte namaz kildiniz mi saklanarak..ilce milli egitime ayni dilekceyi verdiginiz o gun mini etek giymiş samimi arkadasinizla beraberken siz kovuldunuz mu basortunuz yüzünden. ..

Özgürlük dediginiz sey ruzgarin saclarimda dans etmesi degil yemyesil bir parkta ...kumsallarda uzanmak değil. .aksamlari dans etmek degil...istedigimi yemek istedigimi icmek degil...AVM ler hapishane...Koçtaş mahkumlarinin ağaç duyarlılığı cok etkileyici. ..ağaç dosttur..candir canlıdır. .ilk gunler destek verdik agaclar gitmesin avm gelmesin dedik..rayindan cikti söylemler, benim icin parti seçiminde kistas ehveni şerdir, aralarinda en iyisi, hicbirinin partizani değilim. Dinim milliyetimin üstündedir. Üstünlük takva iledir.Rab ve rasulu ne diyorsa öyledir. ..

Başbakanlar..cumhurbaşkanları. ..aslinda yemeğe sac düşmesin diye çıkmış diyen de vardi, arabistana gitsinler diyen de, bize iranci diyen de oldu fadime sahin diyen de, bu kadina biri haddini bildirsin diyen de oldu, rektorler selam duracak diyen de..

Eylem..istilahta amel, insanin icindekinin, niyetinin ortaya ciktigi andir...Insan kendi niyetiyle karşılaşır amelinde..ben de karsilastim kendimle..her seferinde...başörtüsünun icini dolduracak ayetlerle..bir puzzle gibi cerceve var..parçalar yok...her birinde bir tane daha geldi sanki...hala cok eksik..

Burdayim..en önemli parçayı bulmak için. .çerçeveyi Turkiye de bir türlü koyamadigim icin..beni ogretmen olmaya layık gormedikleri icin başörtüsüyle...evine sığınmaya sahibimin cok ihtiyacim olduğu icin benim de...

Burdan bakınca. ..içim acıyor. ..korkuyorum Rabbim
"Ey kulum, bak yıllarca sevdigin saygi duyduğun şu kullarim özgürlükleri için içki saat sınırlaması, 3.kopru, topcu Kışlası,Velhasıl ideolojileri için tencere tava caliyorlar geceler boyu, polisle çatisiyorlar, yetti artik bu diktatorluk diyorlar basbakanin umursamaz aciklamalarina,polise once sen baslattin diyerek yakip yikmalarina,sen benim için, seni halife kildigim yeryüzünde seni sorumlu tuttugum iyilik guzellik icin kötülüğü engellemek icin ne yaptin?" Derse, ne derim...

Bizde bir hayat dusturudur " Allah rizasi icin" şimdi sadece dilencilerin dillerinde mi kaldı...yoksa bizim dilimizi yüreğimizi eylemimizi seytan mi nefis mi heva mi rehin aldı?

31 Mayıs 2013 Cuma

Yol taşları hayallerden

Hayallerimiz önümüze dösenir...


Anlık. .zamanli zamansiz..icimizde biriktirdigimiz ne varsa karsimiza cikar ve tanisiriz kendimizle...bugday hayal edene bugday saman hayal edene saman sunulur..önündeki samanı sen icinde biriktirdigin seyden bil..kastin neyse yeniden tazele..Şimdi ya bir bedel odeme ya da karşılığı ya da ikisi birden..

Hiç bir kapıyı kendimiz kapatmayalim öyleyse. .üzerimize dusen her neyse istigfarla devam edeceğiz..kapıyı kapatan ben olmayacagim o zaman. .her mekkenin arkasından medine gelir ..medine cennet midir..ömür rahata erme yeri midir...Efendimiz tam sıkıntılar bittiğinde gorevini tamamlayıp gitti..ömürden anlaşılan bu...tamir..yoksa Rab verir teselli. .taiften sonra gelir mirac...ömür bitmeyince ama döner gelirsin yine Mekke'ye. ..

Simdi hira..simdi sevr...iki seyir insanin sulukunde...hira yalniz melek kanadi altinda...sevr yaninda dost Allahın zati...

Simdi ben ..simdi burda..bir elimde buğday bir elimde saman. .sapi samani ayirma yerindeyim...babamin rüyası. .belki 3 yil once..kamyonlarla tasinan bugdaylar ve görev sapi samani bugdayi ayırma. .ne zor dimi harman yeri..

Simdi yol..simdi yolcu...kavşakta durup beklemektedir.gidip dönmüştür ikisinden de kim bilir kac kez..biri edeb..biri karşısındaki halin binlercesi...

Edeb halini anlamak
Aczini bilmek demek..
Bilmiyorum
Bana böyle görünüyor demek en emin olduğumuz yerde..
Ben zalimim..
Ben haksizlik yapabilirim.
Ben cedeli severim..
Ben kendime en güzele layik gorebilirim.
Rabbena zalemna enfusena ve inlem tegfirlena ve terhamna le nekunenne minel hasirin..
Rabbin karsisina gitmeyi ogren..
Arzi hali ogren..
Hasbihali ogren..
Iyi hali ogren..
Haddini ogren...
Edebi ogren
Daim..
Ebeden..
Edeben..
Edeb gorunmez ebeden ben diyenden...

25 Mayıs 2013 Cumartesi

Huruf

Harfler

Çok iyi geldi harfler bahsi elif lam mimin sonuna...Tam da zamaniydi elhamdulillah...saglamasiydi amenerrasulu elif lam mimin..bir surenin sonu ki adi topragi yaran...icten disaydi ...icimiz disimiza çıktı. .şaşırdık. .tanıştık. .kendimizle barismamiz için önce savaşmaliydik..simdi ice donerken yalvar yakar icimizden gecenlerin ağırlığıyla ...hic bir yere degmeyen bir elif cikarmak icin kalpten.cabalamaliydik...Allah lafzi celalinin sembolu..basi sola hafif eğik yani kalbe yani dünya gibi yorungesinde çarpmadan hiç bir mahrece , ,dimdik hem, hem yere sadece bir noktada degen bir elif demek icin tüm mahreclerini tanimali insan..neresinden ne çıkacağını. .dil kokunden ayn cikar azi disinden dat gibi...zorlu yerleri. .nerde ne tepki vereceğini. .
Kalpten dudaga kadar kac mahreci var insanin...duygudan kelimeye. .kac yere takılıyor dusuncemiz hissimiz çıkana kadar...
Kendini tanımak iyidir..
Sukutu hayale ugrasanda...
Sukut iyidir..degil mi..huzur sessizlik dinginlik gibi...
Manasi düşmek olan bir kelimenin getirisinin huzur olmasi tesaduf olamaz degil mi?
Uçmak tan iyidir düşmek. .son bir buçuk yilimin dersi...
Mekke dersanesi...:)
Kendini gercekten tanımak isteyen herkese nasib olsun uzun soluklu bir Mekke ziyareti:)
Muhabbetle:)

18 Mayıs 2013 Cumartesi

Hub.

Belliydi bu yazilarin akibeti
Isminden...
Bir yazi okudum
Ve arttı korkum
Kelimelerin sahitliginden...
Simdi bir önceki yazıyı yazan
Değilken ben..
Su bulanir, akar, cosar, durulur, dalgalanir
Bilmem, belki bir deryaya karışır.
Dile gelmeyen sözleri vardır.
Ayağımi mercan kesti mesela. .
Soyleyemedim..
Başka bambaşka bir alemi var denizin..
Ben o mercan kesigini seviyorum desem
Kim anlar beni söyleyin. .
Kıyıda oturan deniz şiirlerine bastım. .
Yumuşacıkti..
Bir kişisel gelişim kitabı olmuştu
Insanciklar
Napsinlar
Onlar da haklı. .
Onları hakliliklariyla ve mutluluklariyla
Başarılarıyla ve yetenekleriyle ve ne varsa önlerinde
İşte öylece
Oracikta biraktim..
Onların allari al inandım
Morlari mor inandım
Bir kek yapsaydi intihar etmeyecekti insan..
Bir kek yaptılar
Bir sürü kekimiz oldu..
Biraz karışık oldu..
Intihar etti bu fikri bulan..
Yalan oldu
Yaşamak sevmek ve öğrenmek filan
Ye dua et sev gibi biseydi
Yureginin götürdüğü yere git gibi
Şafağın aşkı gibi..
Napsinlar
Onlarda haklı. .
Şimdi gece
Hecelerimi dun bosalttim heybemden
Bir yazı
Okudum
Korktum
Kelimelerin sehadetinden
Dile gelmeyeni bilen ey
Tek sen ol benim
Kelimelerimi dinleyen...
Belliydi bu yazıların akibeti
Isminden...


Bir damla rahmet..hub..nokta yerine..Şu suyun üstüne. .

10 Mayıs 2013 Cuma

Tablet

Tablet
 Artık bütün keyiflerimden vazgectim
 Dedi alti bucuk yasindaki çocuk
Gazlı içecek cips ve arkadaş hatta
Kabul ettim dedi
Yalnızım..
Bana bir tablet alın..
 Bitsin bu oyun...

 Okumak istemiyorum dedi
Istemeye istemeye okudugunu farketti
Eline bir kitap geçti..
Uğur böceği ismi..
Okudu okudu
 Sesli bağırarak hatta
Oturarak yatarak arabada ayakta
Ne bulursa okudu
Unuttu
Okudugunu
yalnızlığıni ve tableti...
Çaresiz Sürecek bu oyun...
Canım oğlum..

 Zarifoglunun şiiri düştü elime
Sabirli olunuz
Çocukları dovmeyiniz
Zinhar beddua etmeyiniz
Suizan etmeyiniz
 Husnuzan ediniz
 Ve ikaz ettiysek
Hata mı ettik...
Bulaşık çamaşır ütü huysuz uykusuz aç kelimeleri birlesince... Hareme gittik.. Taslar yanmisti.. Hersey bir akisa kapilmisti Kiyamet kopmuştu.. Şiir tablet ve ütü Bitti.. Bilet tarih ve takvim.. Para kart ve kağıt Endişe karar ve yargı. . O kalacak ya..kalsin diye bir tek...

16 Nisan 2013 Salı

Mukerreme

Mekke... Dağların arkasında yardır....İlk ev ilk Şehir.Her şehrin bir ruhu Vardır Mekke'nin ervahı yani ruhlarl..Ervahı peygamberanı..Halili Habibi dostu sevgilisi.. Sağlamdır Mekke ..Serttir,insanları bile..DinamitlerIe bile zordur dağın infilakı..Toprak bile bulunmaz kayaların Üzerinde.. Deprem olmaz sarsmaz da taşıdıklarınI,benim diyenin ayağınI Kaydırır Bekke...Beyti Atikdir kadimdir geleneği vardır ..anadır hatırı vardır ..Havvadır..Ama Leylası hemen başındadır.Ne kadar yüksekliği varsa Seurin Hira'nın o kadar dip Çukuru Vardır Karanlık tuzağının.. Taşların dili olsa.. Buda taşların dili vardır.Her patlatılan dağla bağrına bir taş daha basar Ummul Kura.. Feryat eder taşlar taşlaşmış kalplere..Taşı taşa sürtünce ateş çıkar mı?Hacerul esved kara kalplere bir kıvıIcım atar mı? Bu taşın İçinden de yarılıp su çıkar mı? ya da Allah deyip yuvarlanır mı? Döne döne..Yuvarlanıp aşınır yağmur yağar güneş vurur toprak olur mu? Sonra beIki bir rüzgar rayiha alır onu götürür müsen sevdiği dağın zirvesine.. Burası Mekke O kadar kum fırtınası neden oluyor sanki..

24 Mart 2013 Pazar

Tahammül et kendine...

Bizim hikayemiz...Dünyaya inişimiz...Mekke...İnsanın ilk indirildiği yer..Hikayeme en başından bakmama,şaşırıp kalmama,günler süren ağlamalarıma karşı yeniden,daha demin,yine,insanlarla ilişkilerime bakıp,benim sipariş ettiğim değil,seçtiğim değil,tercihim değil,senin muradın diyerek çığlıklarımı susturmalarıma ithafen.. Hani Adem as.yıllarca tevbe etmişti de yine Rabbinden aldığı kelimelerle tevbesi kabul edilmişti.RABBENA ZALEMNA ENFÜSENA VE İNLEM TEĞFİRLENA VE TERHAMNA LENEKUNENNE MİNEL HASİRİN..Sonra tevbesi kabul olunmuştu da yine de affedildin cennete dön denilmemişti.Dünya bedel yeriydi..Yasak ağacın dünyayı sarmıştı dalları yaprakları,ve cennetteki her nimet çarpı hatanın sonucuydu külfet..Dünyada her nimetin bir külfeti vardı..Hatanın bedeliydi ispat,kim daha güzelleşecek yeri dünya,bedelsiz külfetsiz nimete ulaşana kadar bedel ödeme yeriydi..Pişman olduğun şeyin sağlamasını yapma yeri...Onun için döndüğümüz her yol,vazgeçtiğimiz her hata sağlama için yeniden çıkacaktı karşımıza..Yani kendine tahammüldü zor olan..Vazgeçmek ayrı zor,vazgeçtiğinle yüzyüze gelmek apayrı zor.. Bir yıl oldu Mekke de iskan edeli sakin olamadım..Önüme koyulan şu gayet soyut imtihan yemeğini,olayları,insanları,hisleri ve halleri yiyeceğim derken aşçıyla cedelleştiğimin pazarlık yaptığımın farkına varalı..Son hadis dersinde efendimizin yemek ayırt etmediğini,asla bir yemeği beğenmediğini söylemediğini okuduk..Bir arkadaş yüzünü ekşitmenin sözden beter olduğunu söyledi...Şimdi burdan bakınca,çok ağladım ,çok güzel sofralara alışkınım ben,bunları yiyemem diye..En başında demiştim,anne sütünden kesildim yemek yiyemiyorum diye... Evet..Zamanı var..Kimileri daha kolay anlıyor kimileri daha zor..Ben zor anlayanlardanım..Geçtim sandığım kendimlerle yeniden imtihanım..Giyinmeyi,güzelliği seven,herbal,süslü,lüksü seven,feminist,şekilcilikten uzak:)iş gönülde diyerek uçan,temiz ve düzenli,entellektüel,vs..vs...ruhsal sıfatlara hiç girmiyorum...ve itiraf ediyorum,hepsi ayrı ayrı bir bütünden bin kat iyidir:)yani bu yemenin tek formülü sevmek..hepsini,herkesi... yani, insan küçücük kendinde boğulup kocaman nimeti göremeyendir yani, kabenin dibinden yukarıya daha çok bakmalı.. nerde ukba yoğunsa orda dünya çok kıskanç bir kuma gibi hırslı,unutmamalı... yani eller yahşi ben yaman eller buğday ben saman... yani, anladım işim bitmez sana yalvarmaktan gayrı... Mekke seni çok seviyorum.. Arka sokaklarını da..

14 Mart 2013 Perşembe

Yara kanarken...

El cek tabip el çek
Yaram üstünden. .
Sen benim derdimi
Bilebilmezsen...

Nedir derdin dersen bir ah yukselir içinden. .kalbin serha serha ...bitmedi yarilma vakti yaralarinin..iyileşmedi hastalıkların. .gör diye cisimlesti de çıktı karşına sapmalarin...gorunme duyulma anilmalarin...simdi küçül küçül yok ol olabilirsen...firsat bu firsat..sen sev de gerisi boş de...vallahi alem bakmasa yüzüme aldırmam sen yüzünü cevirmezsen de, diyebilirsen...bir bedel bu belki de...sevilmenin cinsinden sevilmemen de..sonra ah de nur dağına dogru..ala şefa hufra...bir ucurum kenarindan at kendini..gör parçalanmışligini ve bil bakara bitmedi...amenerrasulu caresizligin caresi icine islemedi..bir avuç sana yetmedi..içinden gecenler ...ahh...bakara bitmez. ...bitmedi...
Ölemiyorsan bayil...bayilmadan ayilamazsin....:)

10 Mart 2013 Pazar

Eyyy

enkaz altında kalmış ruhumun gecekondu girişimlerini mühim olan katılmak mühim olan ne gibi seslenişlerimi kayda alan ey... hep ümit- ten uzak ve korku- dan da beri duruşumu, nefes nefese rüyalarımı, ıslak yorgun ve sıcak ve bun şiir gibi hislerimi hayra yoran ey... ben-den- iz-den sevgili anne arkadaş kardeş eş-olmaz- leş gibi hallerimi setr eden ey... bugünki ödülleri haketmediğimi biliyorum... mesaj alındı desem de kıt aklıma bırakma.. kalbime fısılda ki ben, çok unutkan,cedelci ve inatçıyımdır... yaptığım her şey bir derme çatma,yıkık dökük... ama sen...yıkık döküklerin içindesindir... yıkık dökükken hem,iyiyim zannettirme yalvarırım.... umudum...umudum...umudum... *yiğit için yaptığımız ev en güzel ev seçildi.. *ırmak sınıf birincisi ödülü aldı... *nagehan...yok olasıca..ölemedi gitti,hala çırpınıyor:)

3 Şubat 2013 Pazar

Yeniden

Biraz kayboldun arka sokaklarda ..kaybolmak bile iyidir bazen adresi bulduğunda rahatlamak icin..hep merkezde kalsaydın kendini atardamar zannedebilirdin,küçücük bir kılcal damardin oysa..belli belirsiz,ağrısı sancısı bile küçücük bir kılcal damar..hem sıradan ve görünmez ve hem cok önemliydi varlığın..kendini kabul ettin..olmaya calistiginla oldugun aynı degildi..olmaya çalıştığın gibi olmak riya da degildi,umuttu,ben bu kanı kalbe gönderiyorum du..oldugun ise itiraf ,elinden tutulası ,dua,örtünme istegi,tevazu yüksek olanın egilmesiydi,seninki kendini bilmek..bilsin ki hataliydin,taklittin,başka bildigin yolu yoktu bu isin...
Biraz şarkı dinledin,şiire gazele gönül verdin,hasret çektin,sonra bir Şarkıyla şarkılara yeniden tevbe ettin:
Ya disindasindir cemberin
Ya da icinde yer alacaksın
Kendin icindeyken
Kafan disindaysa
Çaresi yok kardesim
Her aksam boyle içip kederlenip
Mutsuz olacaksın
Meyhane masalarında
Kahrolacaksin
Şiirlerle şarkılarla kendini avutacaksin.
Ya disindasindir cemberin
Ya da icinde yer alacaksın ...
Cemberin icine yeniden girmek istedin arka sokaklardan dönüş yolunda bir sürü insan çıktı karsına ,oysa yalnız olmak istiyordun,onlarsa virane altında cevher arar gibi kırıp döküyorlardı...kırdılar ,döktüler ..oyle buyuk bir cevher çıkmadı,misk kokusu kırılmış gibi ortaya guzel bir koku yayılmadı ..bir küçücük damar vardı sadece ,insan tek damarla yasar mı,kalple irtibat saglamlasmaliydi..
İlaçlar..ilaçlar..damar açıcı..ritm düzenleyici..tansiyon..kolesterol ..Gibi..
Olaylar..olaylar..durumlar..sen kırılmamak kopmamak icin uğraşırken öğrendin bunların ilaç olduğunu..sana şifa verenin arıdan bazen agiz yoluyla bal yedirdigini,bazen damar yolundan igneyle girdiğini..
Ya göründüğün gibi ol ya da oldugun gibi görün ...me talib dedi biri,gizlen....
Gördüğün hep geçtim sandığın kendinsin,hadi kendine katlan...
Ve sev..bu katlanmaktan cok kolay inan...
Küçücük bir damar kendi kendine ne ise yarar..bir bütünün parcasisin sen,önünde nebiler,evliyalar var..kan bile bir silsileyle akar..
Duadan başka yolumuz mu var...
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...