ve kelimeler....kelimeler, seni istediğin şeyi aramaya teşvik etmeleri açısından yararlıdırlar ancak aradığını kelimelerle bulamazsın. Eğer bulabilseydin, bu kadar çabaya ve nefs mücadelesine gerek kalmazdı...

11 Ekim 2019 Cuma

Defterlerimizden sayfalar : Elif' ın defteri

HADİS-İ ŞERİF

Hz. MUHAMMED MUSTAFA (s.a.v)

فَسَنُيَسِّرُهُ لِلْيُسْرَىٰ
“Artık ona en kolay yolu kolaylaştırırız”.(Leyl,7) Bu dua ile başladık..iyi olan,güzel olan kolaydı;güler yüzlü olmak kolaydı da,surat asmak zordu mesela, ama kimi zaman da Allah(c.c) zoru kolaylaştırırdı..”itaat” edersek kolaylaşacak inşallah..
 
Loading…

Marifetten, muhabbetten, Efendimiz (s.a.v)in yaşadığı toplumun sıkıntılı halinden,bir Rab’be sığınma ihtiyacından,Hira’ya çıkışından,ilk vahyin gelişinden,kabz-bast halinin aslında insanda bir okuma becerisinin ortaya çıkışına vesile olmasından bahsettik…
“İKRA” dedik; ve niyet ettik Efendimiz’i okumaya..
…ve niyet ettik kalbinden kalbimize yollar keşfedip, gönül iklimimizden Efendimiz’e doğru kuşların kanatlandığını,Ondan da bize doğru uçtuğunu  hissetmeye..

اِنَّ اللّٰهَ وَمَلٰٓئِكَتَهُ يُصَلُّونَ عَلَى النَّبِيِّۜ يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا صَلُّوا عَلَيْهِ وَسَلِّمُوا تَسْل۪يماً
   Allah ve melekler peygambere salât ediyorlar; ey iman edenler, siz de ona salât ve selâm okuyun.(Ahzap ,56)
Loading…

Evs İbn Evs radıyallahu anh’den rivayetle;
 
Efendimiz (s.a.v) buyuruyor ki; “Günlerin en faziletlisi Cuma günüdür. Bu sebeple o gün bana çokça salatü selam getiriniz; zira sizin salat-ü selamlarınız bana sunulur…
(Ebu Davud,Salat 201,Vitir 26.,Nesai,Cum’a 5;İkamet 79,Cenaiz 65)

Sahabenin çok büyük bir gayreti var Efendimiz ile geçirilen zamanı kayıt altına almaya dair..ciltlerce kitap yazılmış,neredeyse her anı,her yaptığı,her söylediği yazılmış.Bu büyük bir nimet bizim için..bir insanın hayatı hakkında bu kadar ayrıntılı yazıları okumak; O’nunla bir kalbi birlikteliğe vesile olur inşallah..o anları O’nunla yaşamışçasına…

Efendimiz (s.a.v)’in hayatını hayatlarımıza somutlaştıralım..Evlatlarımıza Efendimizin oturmasını,kalkmasını,konuşmasını, okşadığı yetim başının akşama kadar gül koktuğunu anlatalım..herşey “muhabbet”le dedik ya en başta..

Bir insana hamur yoğurmayı anlatsak bin tane soru sorabilir onunla ilgili ama yanında yoğursak,soru sormasına gerek kalmaz, yaparak-yaşayarak öğrenme diyoruz ya şimdi buna..aynı bunun gibi salihlerle beraber olup hayatlarını doğru okursak(ikra),başta da söylediğimiz gibi “doğru yerlerden beslenirsek” sünnetleri yaşayanları birebir görerek öğrenmiş oluruz. Yanlızca mutasavvıflar Allah’ı hem bilen,hem de yaşayan insanlardır, diyor İmam Gazali…
 
 

Efendimiz(s.a.v.)’e itaatle ilgili ayetler:
“Ey iman edenler! Allah’a itaat edin. Resulüne ve sizden olan ulü'l-emre de itaat edin. Eğer Allah’a ve âhirete iman ediyorsanız, hakkında ihtilâfa düştüğünüz meseleyi Allah’a ve Resulüne arzediniz. Böyle yapmanız hem daha hayırlı hem de netice bakımından daha güzeldir.”(Nisa, 4/59)”

•“…Resûl size ne verdiyse onu alın! Size neyi yasakladıysa ondan da kaçının ve Allâh’tan korkun! Çünkü Allâh’ın azâbı şiddetlidir.” (el-Haşr, 7)
•“Ey îmân edenler! Allâh’a itâat edin ve Peygamber’e itâat edin ki amellerinizi boşa çıkarmayın!” (Muhammed, 33)
Loading…

 
•“Kim Allâh’a ve Resûl’e itâat ederse, işte onlar, Allâh’ın kendilerine nîmet verdiği peygamberler, sıddîklar, şehîdler ve sâlihlerle berâberdir. Onlar ne güzel dost(lar)dır.” (en-Nisâ, 69)

•“Kim ki Allâh’a ve Resûlü’ne itâat eder ve Allâh’tan korkup O(nun azâbı)ndan korunursa, işte onlar, kurtuluşa erenlerdir.” (en-Nûr, 52)
•“Mü’min erkekler ve mü’min kadınlar, birbirlerinin velîsidirler; iyiliği emreder, kötülükten meneder, namazı kılar, zekâtı verir ve Allâh ve Resûlü’ne itaat ederler. Allâh, işte onlara rahmet ve merhamet edecektir. Şüphesiz Allâh, Azîz (ve) Hakîm’dir.” (et-Tevbe, 71)

•Kim Resûl’e itaat ederse, Allâh’a itaat etmiş olur. Kim de yüz çevirirse, (Ey Resûlüm, bil ki) Biz Sen’i onlar üzerine bekçi göndermedik!” (en-Nisâ, 80)
•“Bilmediler mi ki, kim Allâh’a ve Resûlü’ne karşı koymaya kalkarsa, ona içinde sürekli kalacağı cehennem ateşi vardır. İşte büyük rezillik budur.” (et-Tevbe, 63)

 “Allâh’a ve Resûl’e itaat edin! Birbirinizle çekişmeyin! Yoksa korkuya (vehme) kapılırsınız da (güç, kuvvet, devlet ve sâhip olduğunuz nîmetler elinizden) gider. Sabredin; çünkü Allâh sabredenlerle berâberdir.” (el-Enfâl, 46)

 “(Ey Resûlüm!) De ki: Eğer Allâh’a muhabbet ediyorsanız (O’nu seviyorsanız), bana tâbî olunuz ki Allâh da sizi sevsin ve günahlarınızı mağfiret buyursun. Allâh, Gafûr (ve) Rahîm’dir. (Yine ey Resûlüm!) De ki: Allâh’a ve Resûl’e itaat ediniz! Eğer yüz çevirirlerse, muhakkak ki Allâh kafirleri sevmez!” (Âl-i İmrân, 31-32)
 


Peygamberimizin şemaili / siması
 
Peygamber Efendimiz (sav)'in hicret yolculuğu sırasında çadırını ziyaret ettiği Ümmü Mabed isimli cömertliği, iffeti ve cesareti ile tanınan biri, Peygamber Efendimiz (sav)'i tanımamıştır. Ancak Peygamberimiz (sav)'i anlatılanlardan tanıyan kocasına, onu şöyle tarif etmiştir:
 

"Aydın yüzlü ve güzel yaradılışlı idi; zayıf ve ince de değildi. Gözlerinin siyahı ve beyazı birbirinden iyice ayrılmıştı. Saçı ile kirpik ve bıyıkları gümrahtı (bol, gür). Sesi kalındı. Sustuğu zaman vakarlı (ağırbaşlılık, halim ve heybetli oluş), konuştuğu zaman da heybetli idi. Uzaktan bakıldığında insanların en güzeli ve en sevimlisi görünümündeydi; yakından bakıldığında da tatlı ve hoş bir görünüşü vardı. Çok tatlı konuşuyordu. Orta boylu idi; bakan kimse ne kısa ne de uzun olduğunu hissederdi. Üç kişinin arasında en güzel görüneni ve nur yüzlü olanıydı. Arkadaşları, ortalarına almış durumda hep onu dinlerler; buyurduğu zaman da hemen buyruğunu yerine getirirlerdi. Konuşması tok ve kararlı idi."(İbni Sa'd, Tabakat, I, 230-231; Taberani, el-Mu'cem'ül-Kebir, IV, 49, nu:3605, VII, 105, nu:6510; Hakim, el-Müstedrek, III, 9-10; Beyhaki, Delail'ün-Nübüvve, I,) 
 

Hz. Ali, Peygamber Efendimiz (sav)'i anlatırken Onu şöyle tavsif (vasıflandırırdı) ederdi:
"Peygamber Efendimiz (sav), ne aşırı derecede uzun, ne de kısa idi; O bulunduğu topluluğun orta boylusu idi. Saçları, ne kıvırcık ne de dümdüzdü; hafifçe dalgalı idi. Mübarek yüzlerinin rengi kırmızıya çalar şekilde beyaz; gözleri siyah; kirpikleri sık ve uzun; omuz başları iri yapılı idi... O, insanların en cömert gönüllüsü, en doğru sözlüsü, en yumuşak tabiatlısı ve en arkadaş canlısı idi."
 

"Kendilerini ansızın görenler, O'nun heybeti karşısında çok şiddetli heyecanlanırlar; üstün vasıflarını bilerek sohbetinde bulunanlar ise, O'nu her şeyden çok severlerdi. O'nun üstünlüklerini ve güzelliklerini tanıtmaya çalışan kimse; 'Ben, gerek ondan önce, gerek ondan sonra, onun gibi birisini görmedim.' demek suretiyle, O'nu tanıtma hususundaki aczini ve yetersizliğini itiraf ederdi. Allah'ın salat [dua, Peygamberimiz (sav)'e yapılan dua, istiğfar, rahmet, namaz] ve selamı O'nun üzerine olsun." (Et-Tirmizi İmam Ebu İ'sa Muhammed, Şemail-i Şerife, 1. cilt, Hilal Yayınları, Ankara,1976, s. 18-19)
 

Ebu Hüreyre (ra) anlatıyor:"Allah Resulünün alnı geniş olup hilal kaşlıydı, kaşları gürdü. Iki kaşı arası açık olup, halis bir gümüş gibiydi. Gözleri pek güzel, bebekleri simsiyahtı. Kirpikleri birbirine geçecek şekilde gürdü... Güldüğünde dişleri çakan şimşek gibi parıldardı. İki dudağı da emsalsiz şekilde güzeldi...

Sakalı gürdü. Boynu pek güzeldi, ne uzun ne kısaydı. Boynunun güneş ve rüzgâr gören kısmı, altın alaşımlı gümüş ibrik gibi gümüşün beyazlığı ve altının da kırmızılığını yansıtır şekilde parıldardı... Göğsü genişti, göğsünün düzlüğü aynayı, beyazlığı da ayı andırırdı... Omuzları genişti... Kol ve pazuları irice idi. Avuçları ipekten daha yumuşaktı." (Huccetü'l İslam İmam Gazali, İhya'u Ulum'id-din, 2. cilt, Çeviri: Dr. Sıtkı Gülle, Huzur Yayınevi, İstanbul 1998, s. 820)

Efendimiz(s.a.v.)in Kur’an-ı Kerim’deki Yeri
Allah Elçisi;
•Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini, doğruluk rehberi Kur'an ve hak din ile gönderen Allah’tır. Şahit olarak Allah yeter. Muhammed, Allah’ın elçisidir. Onun beraberinde bulunanlar, inkârcılara karşı sert, birbirlerine ise merhametlidirler.” (48/29);

“Yâ, Sîn. Kur'an-ı Hakim’e and olsun ki, sen doğru yol üzere gönderilmiş peygamberlerdensin. Bu, babaları uyarılmadığından gâfil kalmış bir milleti uyarman için güçlü ve merhametli olan Allah’ın indirdiği Kur'an’dır.” (36/1-4)
 
 

 
Son Peygamber
“Muhammed, içinizden herhangi bir adamın babası değildir. O, Allah’ın elçisi ve peygamberlerin sonuncusudur. Allah, her şeyi bilendir.” (33/40)

Evrensel Peygamber
 
“Biz seni bütün insanlara ancak müjdeci ve uyarıcı olarak göndermişizdir; fakat insanların çoğu bilmez.” (34/28)

Alemlere Rahmet
 
“Doğrusu bu Kur'an’da, kulluk eden kimselere bildiri vardır. Biz seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik.” (21/106-7)


Yüce Ahlâk Sahibi ve Güzel Örnek
 
“Ey inananlar! And olsun ki, sizin için, Allah’a ve âhiret gününe kavuşmayı umanlara ve Allah’ı çok anan kimselere Rasûlullah (Allah’ın Elçisi) en güzel örnektir.”(33/21)

Elif Akyol

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...